İstanbul
Egemenlerin uzun yıllardır 1 Mayıs’da Taksim’i emekçilere kapatma dayatmalarına karşı, gerçek sahiplerinin meydanlara çıkmak için sokakları direnişlerle büründürdüğü bir 1Mayıs’a daha şahit olduk. Faşist TC’nin tüm gücüyle saldırdığı 1 Mayıs günü sokaklar Taksim’e çıkmak için kararlı kitleyle doldu.
Biz YDG’liler de Taksim’e çıkmak için Partizan ve DDSB ile birlikte buluşup harekete geçtik. Polisin yoğun biber gazı, plastik mermi ve tazyikli suyla saldırılarına karşı barikatlar zorlandı. Saldırılar esnasında plastik mermi ve biber bombasından yaralanan arkadaşlarımız oldu. Yoğun saldırılara karşı ilerlemeye çalışırken kimi bölgelerde kitlenin birbirinden koparak dağınık bir şekilde çatışması olumsuzluğa neden oldu. Kimi bölgelerde ise 1500-2000 kişilik kitle barikatları yıkarak DİSK ve KESK kitlesine katılıp Taksim’e ulaştı.
Valiliğin makul sayı diye açıklayarak sadece KESK ve DİSK’in belli sayıda kitlesini alana alacağını ifade etmesi ve bu kitlelerin birleşmemesi adına kolluk kuvvetlerinin DİSK ve KESK kortejini yoğun çembere almasına karşın barikatlardan korteje ulaşan kitle Taksim alanında 4-5 bin kişiye ulaşılmasını sağladı.
Biz de kimi bölgelerde kitlenin birbirinden kopması sonucunda sayıca azalmamızın etkisiyle Şişhane’de sivil faşist unsurlar tarafından döner bıçaklarıyla saldırıya uğradık. Saldırı sonucunda 5 yoldaşımız yaralandı.
Sivil faşistlerin ve polisin tüm saldırılarına karşı 2009 1 Mayıs’ı devrimciler tarafından coşku ve kararlılıkla sahiplenildi. Devrim mücadelesi için anlamı büyük olan, yoksulluğa, işsizliğe, sömürüye ve baskıya karşı direnişle kazanılan 1 Mayıs’ı Taksim’de yaşatma kararlılığı 2010 yılında da tüm coşkusuyla ortaya konulacaktır.
İstanbul YDG
Dersim
Dersim’deki 1 Mayıs kutlamaları Hastane Caddesi’nde toplanan kitlenin kortejler eşliğinde Kışla Meydanı’na doğru yürümesi ile başladı.
Dersimde YDG, Partizan kortejinde yürüdü ve 1 Mayıs’ı coşkulu bir şekilde kutlandı.
Öğrencilerin de yoğun olarak katıldığı kutlamada ‘Eğitim haktır satılamaz’, ‘işçiyiz örgütlüyken güçlüyüz’, ‘savaş öğren kazan partizan’, ‘Marks’tan Mao’ya selam olsun ibo’ya" şeklinde sloganlar atıldı. Varvara halk oyunu grubu ve müzik dinletisi eşliğinde 1 Mayıs mitingi sonlandırıldı. Dersim YDG
Amed
1 Mayıs’ın yaklaşmasıyla beraber üniversitedeki çalışmalarımızı planlamaya koyulduk. Yaklaşık 1 hafta planlanan çalışma dergi dağıtımıyla başladı. Cuma günü Fen-Edebiyat Fakültesi kantininde ve bahçesinde dergi dağıtımı gerçekleştirildi. Pazartesi ise Eğitim Fakültesi kantininde sesli ajitasyon ile yapılan dergi dağıtımıyla devam edildi ve 1 Mayıs afişlerimiz de üniversitenin çeşitli yerlerine ve standımıza asıldı. Salı günü ise Eğitim ve Mimarlık Fakültelerinde üniversite için hazırladığımız bildiri dağıtımı ile kitleye 1 Mayıs anlatılırken, Tıp Fakültesinde de dergi dağıtımımız devam etti. Bir sonraki gün de dergi dağıtımlarımız Mimarlık Fakültesi kantininde ve Fen-Edebiyat Fakültesinin bahçesinde devam etti. Son gün ise üniversitenin birçok fakültesinde, yemekhane ve bahçelerde bildiri dağıtımlarıyla öğrenciler 1 Mayıs’a davet edildi. Böylelikle üniversitenin hemen her fakültesinde yoğunlaşılmış bir faaliyetimiz oldu. Bunun yanı sıra 1 Mayıs bildirileri Bağlar ilçesinde ve kentin en yoğun yerlerinden biri olan Sanat Sokağı’nda dağıtılırken Bağlar sokaklarında da afişleme çalışmaları yapıldı.
Bu sene, 1 Mayıs Mitingi’nin bölgesel olarak Urfa’da yapılma kararı alınmasından kaynaklı Diyarbakır’da 1 Mayıs günü Dağkapı meydanında bir basın açıklaması gerçekleştirildi. DTP, EMEP, ESP, Partizan, DHF, Amed Demokrasi Platformu ve birçok sendika ve DKÖ’nün katılım sağladığı basın açıklaması öncesi meydana yapılacak yürüyüş için Büyükşehir Belediye Binası ve Ahmet Arif Parkı önünde toplanan kitle, iki koldan sloganlarla yürüyüşe geçti. Bizler de Dağkapı meydanında Partizan imzalı “Zam, Zulüm, İşkence İsyan Et Bu Düzene! Bijî Yek Gulan” pankartımızla ve flamalarımızla yerimizi aldık. Pankartımız ve alanda yaptığımız kuşlamalar kitle tarafından ilgiyle karşılandı.
Urfa
PKK Önderi Abdullah Öcalan’ın doğum günü vesilesiyle Amara’da yapılan yürüyüşte katledilen Mahsum Karaoğlan ve Mustafa Dağ anısına bu sene Urfa’da bölgesel bir mitingle kutlanan 1 Mayıs, coşkulu gösterilere sahne oldu. KESK, DİSK ve TMMOB tarafından düzenlenen mitinge aynı zamanda DTP, ESP, EMEP, Mücadele Birliği, Partizan ve ÖDP de katılım sağladı. Miting öncesi Mardin, Maraş, Antep, Adıyaman, Hakkari, Elazığ, Van ve Amed ve ilçelerinden araçlarla gelen kitle; Şehirlerarası Otogar’ın yanında bulunan meydanda toplandı. Daha sonra kortejler oluşturularak mitingin yapılacağı Topçu Meydanı’na doğru yürüyüşe geçildi.
Bizler de “Zam, Zulüm, İşkence, İsyan Et Bu Düzene! Bijî Yek Gulan Partizan” pankart ve Partizan flamalarımızla Urfa’da da kortejdeki yerimizi aldık. Alanda sendika temsilcilerinin ve DTP Eşbaşkanı Emine Ayna’nın yaptığı konuşmalarda öne çıkan vurgu DTP’ ye yapılan operasyondu. Miting yapılan konuşmaların ardından yerel bir grubun ve Aynur Doğan’ın verdiği konserle sona erdi.
Yürüyüşte kortejimize gösterilen ilgi, alana girişimizde kaldırımda geçişleri izleyenlerin kortejimizi alkışlaması coşkumuzu arttırmış, bu ilgi alanda birçok kişinin pankart ve flamalarımızı görerek gelmesiyle de kendini göstermiş yerini sorulara ve sıcak bir sohbete bırakmıştır. Alanda yanımıza gelen bir amcanın attığımız “İnsanlık Onuru İşkenceyi Yenecek!” sloganının ardından söylediği şu sözler birçok şeyi özetliyor aslında: “Siz Devletin işkencesini en iyi bilenlerdensiniz; ama direnmeyi de en iyi bilenlerdensiniz.” Yıllar öncesine giden bir eğitim emekçisi ise şunu dile getiriyor: “Biz mücadeleye Partizan’la başladık, biz mücadeleyi Partizan’dan öğrendik.”
AMED YDG
Hopa
Artvin’in Hopa ilçesinde örgütlenen 1 Mayıs’a yaklaşık 800 kişi katıldı. Bizler de birliğin, dayanışmanın ve mücadelenin kızıl günü olan 1 Mayıs’a “DİRENE DİRENE KAZANACAĞIZ-Yeni Demokrat Gençlik” yazılı pankartımızla katıldık.
Partizan ve YDG flamaları taşıyan yaklaşık 50 kişilik kitlemiz sık sık “Hopa’dan Taksim’e selam olsun isyana”, “Çayda fındıkta sömürüye son” vb sloganları atarak Hopa girişinden (Yanık köprü denen bölgeden) Hopa çarşısına kadar yürüyüşe geçtik.
Yürüyüş esnasında çaya konulan kota, HES (Hidro Elektrik Santralleri ) projesi ile satılan dereler ve Hopa köylülerinin çektiği sıkıntıları, ayrıca 32 yıl sonra taksime girildiğine dair yaptığımız ajitasyonlara halk alkışlarıyla, ıslıklarıyla yol boyunca destek verdi. KESK, ESP, ÖDP ve Halkevleri’nden konuşmacılar 77 katliamının faillerinin bulunmasını ve cezalandırılmasını, çay ve fındığa konulan kotalarla çiftçinin emeğinin boşa harcandığını, krizin bedelini emekçilerin değil patronların ödemesi gerektiğini belirttiler.
Artvin YDG
Mersin
Mersin’de 1 Mayıs çalışmaları için lise ve üniversite’de Partizan imzalı 1 Mayıs bildirilerimizi dağıttık. 1 Mayıs afişlerimizi Mersin Üniversitesi ve mahallelerde yaygın bir şekilde yaptık. Afiş yaptığımız esnada insanların bizi sahiplenmeleri, “burada kimse size bir şey yapamaz, biz sizin yanınızdayız” demesi bizlere moral ve motivasyon kattı.
Mersin’de 1 Mayıs mitingi için 10.30’da Hastane Caddesi’nde toplanmaya başlayan kitle saat 11’de Metropol miting alanına doğru yürüyüşe geçti. “Örgütlü gücümüze güvenelim! Alternatifsiz değiliz. Krizin faturasını ödemeyeceğiz-Partizan” imzalı pankartımızla mitinge katıldık. Mersin LÖB de “Bugünün öğrencisiyiz, yarının işsizi olmayacağız” yazılı pankartla eylemde yerini aldı. Eylem boyunca sık sık “Yaşasın örgütlü mücadelemiz”, “Liman işçisi yalnız değildir”, “Toros işçisi yalnız değildir”, “Parasız sağlık, parasız eğitim”, “Birlik mücadele zafer” vb sloganları attık.
Mersin’den bir YDG’li
Erzincan
Erzincan’da 8–9 Nisan 2006 tarihlerinde devletin sivil faşistleri de kullanarak yapmış olduğu saldırıdan sonra, valiliğin bu olayları bahane ederek ve adını da “güvenlik gerekçesi” olarak koyduğu keyfi tutumu boşa çıkarmanın ve devrimci-demokrat güçlerin alana çıkmada tereddüt ettiği böylesi bir süreçte daha geniş, planlı ve örgütlü bir çalışmanın öneminin bilincinde olan bizler bu süreci verimli geçirebilmek adına ilk olarak lise, üniversite ve köylerden arkadaşlarımızla bir toplantı aldık. Toplantı sonucunda uzun zamandır gidilmeyen alanlara gidilmesi, zamanın darlığı nedeniyle ve çalışmanın daha etkili olabilmesi için çalışmaların yoğunlaştırılması gerekliliği üzerinde duruldu. Bu doğrultuda gazete, bildiri, afiş gibi materyallerimizi kullanarak Ulalar, Geçit, Mollaköy, Çağlayan beldelerinde ve Yalınca köyünde çalışmalarımızı gerçekleşirdik. Bazı arkadaşlarımız merkezi yerlerde afiş çalışması yaparken diğer arkadaşlarımız ise gazete ve bildiri dağıtımı yaparak 1 Mayıs çağrısında bulunmuşlardır.
Çalışmalar esnasında halkın ilgili ve sıcak yaklaşımı göze çarpan iki olgu olmuştur. Ulalardaki afiş çalışması sırasında sivil araçların ya da diğer adıyla Jitem elemanlarının arkadaşlarımızın etrafında gezerek baskı oluşturma çabaları nafile kalmışken, jandarmanın arkadaşlarımızı sebepsiz yere gözaltına alması ve 200’er TL para cezası kesmesi yapılan çalışmalardan ne kadar rahatsız olduklarının kanıtıdır. Bu çalışmaların dışında Erzincan merkezde işçi ve emekçilerin yoğun olduğu kahvehanelerde ve yine işçi ve emekçi çocuklarının gittiği bir dershanede bildiri dağıtımları yapılmıştır.
Erzincan’da KESK’in başvurusunu yaptığı miting talebi bu yıl da son 3 yıldır olduğu gibi keyfi bir şekilde kabul edilmedi. Valiliğin böyle bir keyfiyeti öncesinden düşünüldüğünden mitinge izin verilmemesi durumu daha önce kurumlar arsında yapılan toplantılarda konuşulmuş ve buna karşı kitlesel bir basın açıklaması yapılması kararlaştırılmıştı.
Bu karar doğrultusunda 1 Mayıs günü saat 13’de Erzincan KESK Şubesi önünden Cumhuriyet Meydanı’na yaklaşık olrak 350 kişinin katılımıyla bir yürüyüş gerçekleştirilmiştir. Meydanda basın metninin okunmasıyla başlayan eylem davul-zurna eşliğinde çekilen halaylarla sonlandırılmıştır. Eylem Partizan, DTP, KESK ve YDG tarafından örgütlenmiştir.
Eyleme katılımın yoğun olması ve kitlenin coşkusu dikkat çekiciydi. Bizler açısından ise yaptığımız çalışmaların karşılığını almamız ve “Yaşasın 1 Mayıs-Ulalar Gençliği” pankartını açan gençlerin bizimle yürümesi olumlu olmuştur.
Erzincan YDG
Ankara
1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma günü Ankara’da coşkulu bir şekilde kutlandı. Saat 13.30’da gar önünde toplanılan eyleme çok sayıda kurum katıldı. Eylemde YDG “Eşit Özgür Gelecek Ellerimizde Yükselecek” pankartıyla yerini aldı.
Emperyalist krizin derinleşmesine, emekçi halka yönelik saldırıların artmasına paralel olarak bu yıl Ankara’da gerçekleştirilen 1 Mayıs’ın geçen senelere göre çok daha kitlesel ve coşkulu olduğu göze çarptı. Pankartlarda, sloganlarda ve kürsüden yapılan konuşmalarda en çok öne çıkan vurgu emperyalist kriz ve krizin faturasını emekçilere çıkarma yönlü saldırılardı.
Bizler de Ankara YDG olarak hem gençliğin yaşadığı geleceksizleştirme, diplomalı işsizlik, anadilde eğitim hakkı gibi saldırıları öne çıkardık, hem de işçi ve emekçilerin mücadelesine ortak olduğumuzu gösteren dövizlerimizi kullandık, sloganlarımızı attık. İşten çıkarmaların ve hak gasplarının yoğun olarak gündemde olduğu Desa, Meha Giyim gibi işletmelerin ürünlerini boykot etme çağrısı yaptık. ÖSS’nin yaklaşması ve 1 Mayıs’ta liselilerin yoğunluğunu göz önüne alarak ÖSS vurgusu da sık sık sloganlarımızda yer buldu. Alanda yoğun biçimde dergi dağıtımı da yaptık. Özellikle çoğunluğunu örgütsüz öğrencilerin oluşturduğu kortejlerden dergimize yoğun bir ilgi vardı. Alana girdikten sonra coşkulu bir biçimde halaylarımızı çektik, marşlar söyledik ve eylemimizi sonlandırdık.
Bu yıl Ankara’da gerçekleştirilen 1 Mayıs kutlamalarında gözümüze çarpan durumlardan biri yine liselilerin 1 Mayıs’a yoğun katılımıydı. Hem gençlik örgütlenmelerinin kortejlerinde hem de bağımsız liseliler ya da lise öğrencileri gibi isimlerle liselilerin kendi aralarında oluşturduğu kortejlerde lise öğrencilerinin kitleselliği ve coşkusu göze çarpmaktaydı.
YDG kortejinde göze çarpan en büyük eksikliğimiz ise yine slogan kültürümüzle ilgili sorunlardı. Bazı sloganlar çok daha güçlü bir biçimde atılırken bazıları “taraftar bulamadı”. YDG olarak 1 Mayıs ruhuna uygun disiplinli duruşumuz ise bizler açısından olumluydu.
Ankara YDG
İzmir
KESK, TMMOB ve Türk-İş'in örgütlediği İzmir 1 Mayıs'ına sendikalar, DKÖ’ler, Devrimci 1 Mayıs Platformu katıldı. Gündoğdu Meydanı'nda gerçekleşen mitinge 3 ayrı koldan girildi. KESK'in şubeleri, Devrimci 1 Mayıs Platformu ve bazı kitle örgütleri saat 11’de Konak Eski Sümerbank önünde bir araya geldi ve 12’de yürüyüşe geçti. YDG'liler ise eyleme Devrimci 1 Mayıs Platformu'nun kortejinde katıldılar.
YDG'liler mitinge “Biz kendimizi dünyayı temellerinde sarsacak bir davaya adadık” pankartı ile katıldılar. Liseli YDG'liler ise eyleme “Yaşasın parasız, bilimsel, anadilde eğitim” yazılı kendi pankartları ile katıldı. Atılan sloganların yanı sıra eğitim üzerindeki emperyalist projeleri teşhir etmeye dönük ajitasyon konuşmaları yapıldı. Konuşmalar sırasında NATO, ABD, AB, İsrail gibi öne çıkan emperyalist devlet ve oluşumlara ait bayrakların bulunduğu kostüm temsili olarak “taşlandı”.
Kitlenin Gündoğdu Meydanı'na girmesinden sonra 1 Mayıs programı 1 Mayıs Marşı ile başladı. Ardından mitingi örgütleyen kurumlar adına temsili konuşmalar yapıldı. Konuşmaların ardından ise hep bir ağızdan Enternasyonal Marşı okundu ve miting yağan yağmura rağmen çekilen halaylar ile sona erdi.
İzmir YDG
Çanakkale
KESK, DİSK, Türk-iş’in öncülüğünde yapılan 1 Mayıs oldukça coşkulu geçti. Yaklaşık 1000 kişinin katılım gösterdiği eyleme, YDG, SGDF, Öğrenci Kolektifleri katılım gösterirken kitle Salı Pazarı’ndan Cumhuriyet Meydanı’na kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Yoğun yağış altında gerçekleşen yürüyüşe rağmen kitlenin şehrin öznel koşullarına göre iyi olması olumlu karşılandı.
Saygı duruşuyla başlayan etkinlik KESK dönem sözcüsünün kitleye hitap etmesiyle devam etti. Meydandaki program yağış nedeniyle erken bitirildi.
Çanakkale YDG
Malatya
1 Mayıs; KESK, ESP, Partizan, DHF, EMEP, DTP, ÖDP, Belediye-İş ve Konak halkı tarafından coşkuyla kutlandı.
Saat 14’de kortejler oluşturularak yürüyüşe geçen kitle Emeksiz Üst Kavşağındaki miting alanına yürüdü. Bizler de “İşsizliğe, yoksulluğa, krize karşı örgütlü mücadeleye-Partizan” imzalı pankartla ve hazırladığımız dövizlerle yürüyüşteki yerimizi aldık. Miting alanındaki saygı duruşu sırasında bir arkadaşımız Vartinik’te Bir Köm şiirini okudu. Tertip Komitesi adına yapılan konuşmaların ardından gönderilen mesajlar okundu. Müzik dinletisi, davul zurna eşliğinde halaylar çekilmesinin ardından miting sona erdi.
Malatya YDG
20 Mayıs 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder