17 Nisan 2009 Cuma

Komünist ustalardan öğrenelim

Marksizm-Leninizm-Maoizm’in tarihi-14

Üçüncü Enternasyonal’in Savaş ve Faşizm Üzerine Perspektifi
20’li yıllarda III. Enternasyonal özellikle sömürge ve yarı-sömürge ülkelerden olmak üzere birçok gücü bir araya getirmeye, birleştirmeye devam ediyordu. Başta Çin olmak üzere, çeşitli hareketlere yardımcı oluyordu. 1928’de gerçekleştirilen VI. Kongre, Enternasyonal’in Program ve Tüzüğü’nü, Uluslararası Durum ve Sömürge, Yarı-sömürge Ülkelerde Devrimci Hareketlerin Durumu üzerine tezleri kabul etmişti. Kongre yeni bir dünya savaşı tehlikesi konusunda ikaz ediyor ve izlenmesi gereken taktiklerin altını çiziyordu. Bu taktikler esas itibariyle ‘gerici savaşı iç savaşa çevir’me anlayışı temelinde şekilleniyordu.
Enternasyonal’in VII. Kongresi hummalı savaş hazırlıklarının ortasında, 1935 yılında gerçekleştiriliyordu. Bu koşullarda, faşizmin gücü ve saldırganlığı gelişmişti, hatta Almanya’da faşizm iktidara gelmişti. Öyle ki, Sovyetler Birliği’ne karşı yapılacak bir saldırı an meselesidir. “Faşist Almanya’yı kullanarak Sovyetler Birliği’ni bozguna uğratmak; Faşist Almanya, sömürgelerini artırmak ve bu yolla Sovyetler Birliği’ni de sömürgeleştirmek amacındadır; Sovyetler Birliği’ni yenilgiye uğratarak Dünya Sosyalist Devrimini sekteye uğratmak ve böylelikle emperyalizmin bütün dünyada, önündeki engelleri kaldırarak idamesini sağlamak, işte bu strateji aynı zamanda emperyalistlerin stratejisidir.”(30)
İşte bu koşullarda, Stalin ve Dimitrov önderliğindeki Enternasyonal, VI. Kongre’nin taktiksel planını, yeni duruma uyarlıyordu. O nedenle, yeni taktikler, güçlerin mümkün olan en geniş birliğine yöneltilerek oluşturulmuştu. Kongre’nin kapanış konuşmasını yapan Dimitrov’un dediği gibi, “Bu kongre öyle bir kongredir ki, Komintern'e yeni koşullara uyarlanmış taktiksel bir plan sunmuştur."(31) Taktikler Sovyetler Birliği'nin savunulması, faşizmin ve savaş körükçülerinin alt edilmesi ve Sovyet iktidarının mümkün olan yerlerde inşasını ve ulusal kurtuluş mücadelelerinin zaferini sağlamaya yönelikti. Bu hedeflerin başarılabilmesi için, olabildiğince fazla gücün birlikte hareket edeceği Birleşik Cephe planı detaylandırılmıştı. Kapitalist ülkelerde anti-faşist işçi cepheleri ve anti-faşist halk cepheleri oluşturularak sosyal demokrat ve diğer anti-faşist partilerle birliği sağlanmalıydı. Sömürge ve yarı-sömürge ülkelerde, görev anti-emperyalist halk cephelerinin ulusal burjuvaziyi de içine alarak genişletilmesi ve geliştirilmesidir. Son hedef ise, oluşturulan cephelere iştirak eden komünistlerin kendi ülkelerinde devrim gerçekleştirerek dünya çapında kapitalizmi alt etmenin yolunu açmaktır.

II. Emperyalist Paylaşım Savaşı ve Enternasyonal Proletaryanın Taktikleri
Bu önemli görevlerle beraber, Stalin başkanlığındaki Sovyetler Birliği Hükümeti, II. Emperyalist Paylaşım Savaşı için doğru taktikleri uygulamak durumundaydı. Faşist olmayan emperyalist devletler Almanya'yı Sovyetlere saldırması yönünde kışkırtırken, Stalin 1939 Ağustos'unda Almanya ile bir saldırmazlık paktı imzalayarak başlayacak savaşın öncelikle emperyalist güçler arasında başlaması için çabalamıştı. Bu, savaşın ilk iki yılı açısından 'gerici savaşı iç savaşa çevir' taktiğini uygulamak bakımından kolaylık sağlamıştı.
Almanya sosyalist temellere, Sovyetler Birliği'ne karşı, 1941 Haziranında saldırıya giriştiğinde, artık savaşın karakteri değişerek anti-faşist halk savaşına bürünmüştü ve elbette bu durum gerçekleşmeden çok önce III. Enternasyonal tarafından öngörülmüştü. Bazı partiler, doğru taktikleri uygulayarak, devrimci krizi olgunlaştırmayı bilmiş ve devrimi başarabilmişlerdi. Böylece, doğru taktiklerin uygulanmasıyla, enternasyonal proletarya Sosyalist Temelini muhafaza etmekle kalmamış, 1949 yılıyla beraber emperyalist zincir muhtelif halkalarından parçalanarak, emperyalist dünya sistemine alternatif, insanlığın üçte birini kucaklayan Sosyalist Kamp oluşturulabilmişti. Böylelikle, "Tarih II. Emperyalist Paylaşım Savaşı açısından olsun, genel kriz açısından olsun, III. Enternasyonal tarafından ortaya konan strateji ve taktiğin doğruluğunu tanıtlamış bulunmaktadır."(32)
Elbette ki ciddi hatalar da yapılmıştı, III. Enternasyonal rehberliğinde taktiklerin doğru uygulanmasındaki yaklaşım bakımından eksiklik ve II. Enternasyonal'in güçlü artıklarının birçok Avrupa partilerindeki reformist yaklaşımları ve Hindistan'da da onlara benzeyen Hindistan Komünist Partisi gibi partilerin sakat tutumları bu hataların başında geliyordu. Büyük Britanya Komünist Partisi vaktinin önemli kısmını üretimin artırılması yönünde harcamaktaydı. ABD Komünist Parti Sekreteri, Browder, kendisine 'en büyük onuru' bahşeden uzun tutukluluk süreci boyunca sadece bir grev-kırıcı pozisyonundadır. Fransız Komünist Partisi ise birleşik cephede komünistler ve gericiler arasında bir fark görmeyerek "...bizim için sadece Fransızların, Hitlere ve onun işbirlikçilerine karşı savaşması söz konusudur."(33) diye ilan ediyordu. Bu gibi bir yaklaşım, böyle partilerin, katıldıkları birleşik cephelerde hakim sınıfların kuyruğuna takılmalarına yol açıyordu. Ayrıca bu yaklaşım, müteakip süreçte sağcı eğilimlerin gelişmesine ve hemen hemen bu partilerin hepsinin revizyonizmin sularında sürüklenmesine neden olmuştu.
III. Enternasyonal zamanla bu revizyonist eğilimlerle mücadelesinde başarısız kalmaya başladı ve büyük çapta rehberlik misyonunu karşıladığı, farklı farklı koşullarla karşı karşıya kalan çeşitli üye partiler üzerindeki etkisini yitirmeye başladı. Düzenli periyodik yayınlar hariç olmak üzere, Komintern 1940 itibariyle aktivitesini yitirmeye başlamıştı, hatta gelenekselleşmiş Mayıs Günü ve Devrimci Ekim Manifestoları bile Mayıs 1940 – Mayıs 1942 arasında kesintiye uğramıştı. En sonunda Komintern'in feshi kararlaştırıldı. Savaş koşullarında bir kongrenin toplanamayışı sonrasında Komünist Enternasyonal Yürütme Komitesi Prezidyum'u Enternasyonal'in bütün seksiyonlarının feshedilmesini öneren bir önerge sunmaktaydı. 15 Mayıs 1943'te sunulan önerge, seksiyonların çoğunluğunca, önemli seksiyonlar dahil olmak üzere, onaylanmış ve Komintern 10 Haziran 1943 itibariyle feshedilmişti artık.
Önerge diğer şeylerin yanında şu noktaları vurgulamaktaydı, "Çeşitli ülkelerdeki tarihsel gelişim sürecinde derin farklılıklar, karakteristiğinde farklılıklar ve sosyal düzeninde farklı çelişkiler, ekonomik ve politik gelişimin farklı düzeylerde, farklı tempolarda gelişmesi ve son olarak işçilerin uyanıklığının ve örgütlenmesinin farklı düzeyleri, çeşitli ülkelerdeki işçi sınıfının farklı sorunlarla karşılaşmasını koşullamıştır.
Son çeyrek yüzyıldaki gelişmeler ve Komünist Enternasyonal'in biriken tecrübesi ikna edici bir şekilde göstermiştir ki, Komünist Enternasyonal I. Kongresi'nin işçi sınıfı hareketinin ilk aşamalarındaki koşullara göre işçilerin birlikte örgütlenme formu tercih edilmişti. Fakat hareket ayrı ayrı ülkelerde karmaşık problemlerle gelişme göstermekteydi, hatta bu durum ulusal işçi-sınıfı partilerinin takviye edilmesi önünde bir engel teşkil etmeye başlamıştı." (34) I. Enternasyonal'in feshedilmesine ilişkin olarak Marx, varlık nedeni olan ihtiyaçları karşılayamayacak her örgütsel formun yok olmayla karşılaşacağını belirtmişti.
Büyük komünist partilerin tümü önergeyi kabul etmişti. "Çin Komünist Partisi-Merkez Komite, Marksizm'in tahrifatlara karşı korunması, gelişen güçlerin birleştirilmesi, Sovyetler Birliğinin desteklenmesi ve faşizme karşı mücadele ve ÇKP ile Koumintang arasında ittifakın geliştirilmesi bakımından; Enternayonal'in tarihsel misyonunu yerine getirdiğini ve kendi örgütsel formu sayesinde daha uzun ömürlü olduğu konusunda fikir birliğine varmıştır. ÇKP Komintern ve içindeki devrimci güçlerden oldukça yardım almıştır bugüne kadar, ancak şimdi Çinli komünistlerin önünde kendi politikalarını bağımsız bir şekilde belirleyecek ve bunları uygulayacak uzun bir süreç vardır."(35)
Komintern'in feshedilmesiyle beraber Komünist Enternasyonal bülteninin yayımlanması da durduruldu. Kısa bir süre sonra ise, Rusça ve diğer dillerde, Savaş ve İşçi Sınıfı başlıklı (savaştan sonra Yeni Çağ olarak değiştirilmiştir) bir bülten periyodik olarak yayımlanmaya başlamıştır. Savaşın tamamen bitmesinden hemen sonra ise İşçi Sınıfı Partileri ve Komünist Partiler Enformasyon Bürosu (Kominform) 1947 Eylül'ünde gerçekleştirilen bir konferansla beraber teşkil olunmuştu. Ancak bu da 1956 yılında feshedilecekti.
30. HKP(ML)(Halk Savaşı)-MK; Politik Önerge, Mayıs 1984 sy 14-15,
31. Degras Jane, Ed., Komünist Enternasyonal-Belgeler, Cilt III, sy. 347,
32. HKP(ML)(Halk Savaşı)-MK; Politik Önerge, Mayıs 1984 sy 20,
33. Degras Jane, Ed., Komünist Enternasyonal-Belgeler, Cilt III, sy. 471,
34. age, sy. 477,
35. age, sy. 480.

Hiç yorum yok: